Ölüm Kalım çizgisine yolculuk
Ölüm Kalım çizgisine yolculuk
Astral çıkış
ya da Astral yolculuk adı verilen, ruhun bedenden bir süre çıkıp ayrılması
olaylarını uzmanlar büyük bir titizlikle incelemeye devam ediyorlar.
Bu olaylarda
garip bir çekicilik var. Hem yaşayanlar hem de anlatılanları dinleyenler bu
olaylardan çok etkileniyorlar.
Çünkü bazı
insanlar ruhlarının bir süreliğine bedenden ayrılması sırasında zamanın ortadan
kalktığını ve ifade edemeyecekleri bir mutluluk yaşadıklarını ileri sürüyorlar…
Acaba bu durum
ölümden sonra yeniden bir hayatın başladığının kanıtı olabilir mi?..
Bilinen ilk olay
Bilinen ilk
Astral çıkış olayı 1937 de İngiltere’de yaşandı. Dr. Auckland’ın başından geçen
bu olay İngiliz araştırmacı Robert Crookall ın Astral çıkışın incelenmesi ve uygulanması adlı kitabında yer alır.
Dr. Auckland’ ın bedeninden ayrılması
Dr. Auckland’
ın şiddetli bir zehirlenme sorasında başından geçenleri şöyle anlattı:
“Bir akşam yemekten
sonra fenalık geçirmeye başladım. Yardım çağırmak için zile basmak istedim ama
yapamayacağımı anladım. Bu girişimden vazgeçtim v e durumumu kabullendim.
Bilincim tamamıyla bulanıklaştı. Birdenbire bilincimin benden ayrılmakta
olduğunu hissettim. Ama ayrılan bilinçte bendim yani başka bir deyişle bilincim
bedenimden ayrılıyordu.
Bir
süre sonra yalnız bedenimi ve yattığım yatağı değil evdeki ve bahçedeki hiçbir
şeyi de göremez oldum. Sonra ev eşya değil Londra yı da hatırlayamadığımı hissettim.
Dikkatimi
hiçbir yöne yöneltemiyordum. Bir ses bana özgür olduğumu açıkladı. Bu
açıklamanın nereden geldiğini anlayamadım.
Sonra şu anda
tarif edemeyeceğim bir yere vardım. Ardından tekrar bedenimin bulunduğu odaya
döndüm. Tam o sırada ev işlerine bakan
hizmetçi kadın odaya girdi.
Beni görünce
şok geçirdi. Çünkü yataktaki görünüşüm çok berbattı. Kadının aceleyle telefona
koştuğunu gördüm. Biraz sonra iki doktor arkadaşım telaşla odaya girdiler.
Onların söylediklerini duydum benim için “ölmek üzere” diyorlardı. Bana
söylediklerini açık seçik duyuyordum.
Ama bedenimle temasa geçemiyordum. Onlarla konuşamıyordum.”
Dr.Auckland
bedenine dönüyor.
Dr.Auckland
anlatmaya devam ediyor:
Dr.
Arkadaşlarımdan biri bana bir iğne yaptı. İşte tam o sırada bedenime geri
geldim. Fakat garip bir şey oldu. Duygusal olarak bu dönüşe pek sevinmedim.
Hatta biraz kızdım.
Bedenimdeki
ağrıları hissetmeye başladım. Kalbim hızla çarpıyordu. Öyle inanıyorum ki
doktorlar müdahale etmemiş olsalardı şimdi bu dünyada değil orada olacaktım.
Ölüm korkusu
Bir süre için
ruhlarının bedenlerinden ayrıldığını ve sonra tekrar bedenlerine döndüklerini
söyleyenlerin ortak bir duyguları var. O da bu insanlarda ölüm korkusunun yok
oluşu.
Bunlardan biri
bu konuda şöyle diyor:
“Eğer
istemeseydim, yeniden bedenime dönmezdim. Hatta bir an tereddüt ettim. Sonunda
döndüysem çok istediğim için değil dünyada yapılacak işlerim olduğu için
döndüm. Fakat dönmemiş olsaydım öteki tarafta tam bir güvence altında olacağıma
emindim…”
Bir başkası
ise ruhunun bedeninden ayrılması olayından çok hoşlandığını söylüyor:
“Olay, benim
başıma kalp ameliyatı sırasında geldi. Bedenimden uzaklaştım. O anda
yaşadıklarımı kelimelerle ifade edemem. Böyle bir olayı yaşamış olmam bana
büyük bir mutluluk veriyor. Ölümden korkmuyorum…”
Bunlar gibi
binlerce örnek var. İşin en garip tarafı olayları yaşayanların birbirlerini
tanımadıkları halde benzer duygular anlatmaları.
Hemen hepsinde
bulunan ortak özellik, sonraki yaşamlarında ölüm korkusundan uzaklaşmalarıdır.
Sadece hastalık sırasında değil
Ruhun bedenden
ayrılma olayının yaşanması için insanın hasta olması yada bir kaza geçirmesi
gerekmektedir.
Bazı
insanların başına bu iş durup dururken geliyor. İngiltere de Canterbury
kasabasında yaşayan 20 yaşındaki çiçekçi pat bunlardan biri.
Tavana kadar yükselmiştim
Pat 1920 yılı
nisan ayında yaşadığı olayı şöyle anlattı:
“..birkaç
saattir kanepeye uzanmış kuzenimin çaldığı piyanoyu dinliyordum. Bütünüyle
gevşemiştim. Uyuyacak gibiydim üzerime bir ağırlık çöktü. Birdenbire tavana
kadar yükseldiğimi fark ettim. Adeta uçuyordum. Odadaki her şeyi açık seçik
görebiliyordum. Kanepeye uzanmış bedenimde buna dahildi…
Sonra önümde
renkli bir kapı olarak tanımlayabileceğim bir şey belirdi. İçimden bir ses
şöyle söyler gibiydi:
“bilgiyi
araştırmak için kapıyı aç” kapıya doğru ilerledim. Kapı kendiliğinden açıldı.
Karşıma değişik renkte bir kapı daha çıktı. Kaç kapıdan geçtiğimi unuttum ama
birden bire havada yükselerek Canterbury’nin üzerinde süzülerek uçtuğumu
farkettim.
Artık nisan
ayı değil yazdı. Geri dönmek istemiyordum. Gerçekten büyük bir mutluluk
duygusuna kapılmıştım. Ama birazda korkuyordum. Bilinmeyene doğru bu geziyi
sürdürürsem ne olacaktı?.. Bunu düşünürken birden bire yine bedenimin bulunduğu
odaya döndüm. Geziyi sürdürmemeye karar verdim. Kararımı verir vermez Bedenime
geri dönmüştüm. Hem de göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir sürede…”
Zaman durmuştu
Astral
yolculuğa insanlar, bedenden ayrılan ruhun her şeyin farkında olduğunu kabul
ederler.
Ölüm, ölümden
sonra yaşam, zaman sonsuzluk ve bunun gibi insan aklının bir türlü açıklayamadığı
her şey bedenden ayrılan ruh tarafından bilinebiliyor olabilir mi?..
Adının
açıklanmasını istemeyen bayat T nin
başından geçen olay hayli ilginçtir. 1974 Haziranında Libya da bir hasta hanede
önemli bir ameliyat sırasında fiziksel bedeninden ayrılışını şöyle anlatıyor:
“Öyle
inanıyorum ki biz insanlar her sorunun cevabını bulabiliriz. Hiçbir şey bizden
sandığımız gibi uzakta değil. Bunu bedenimden ayrılırken anladım. Orada
kalsaydım benim için her şey devam edecekti. Bunu biliyorum fakat kalmadım. Kalamadım
bir ses bana; geri dönmemi henüz dünyadaki işinin bitmediğini söyledi…
Yukarıdayken ya
da o yerdeyken zamanın var olmadığını anladım. Zaman durmuş tu sonsuzluk ya da
bir saniye aynı şeydi…
İşkenceden kurtuluş
Yazar Ed Morrell
“25.adam” adlı kitabında ABD nin Arizona devlet cezaevinde iken başından
geçenleri anlattı.
Morrell ‘i
yakından tanıyan ünlü yazar Jack London da onun yazdıklarını doğruladı.
Olay Morrell’e
tutukluluk sırasında işkence yapılırken meydana geldi. Ona önce üst üste iki
deli gömleği giydirildi. Sonra uzun süre işkence yapıldı. İşkence sırasında Morrell
acı çeken bedeninden kurtuldu. Bedenini bırakıp yükselmeye başladı. Birçok yeri
dolaştı. Sadece ölmüşleri değil yaşayanları da gördü. İşkence sonunda da
bedenine döndü. Morrell Astral çıkış sırasında yapılan işkenceyi hiç
hatırlamadığını söyledi.
Araştırma sonuçları
1975 yılında Amerika
da Wirginia eyaletinde Charlotteswille kentinde geniş bir araştırma yapıldı.
Öğrencilere
ve diğer insanlara sorular soruldu. Sonuçta öğrencilerin %25 inin kentin diğer
kısmının ise %14 ünün başından ruhun bedenden ayrılma olayının geçtiği
saptandı.
Kuşkusuz
bu sonuç dünya nüfusunun ¼ inin Astral yolculuk yaptığını kanıtlamaz ama yine de
bir fikir verebilir.
Yaşanan
bütün bu olaylara ve açılamalara rağmen Astral çıkışın gerçekte olup olmadığı
belli değildir.
Yorumlar
Yorum Gönder