Mary celeste gemisinin gizemi




113 yıl önce 5 Aralık 1872 günü İngiliz gemisi Dei Gratia normal rotasında giderken gemi direğinde buluna nöbetçi gözcü uzakta gördüğü gemideki tuhaflığı ve yardım ister gibi görünen halini dikkate alarak hemen denize bir filika indirerek üç tayfa ile gemiye gönderdi. Pruvadan geçip güverteye gelen görevliler gemide ki rüzgârın yelken iplerindeki ıslık sesinden başka hiçbir şey değildi…

Güvertedeki tahtalarda arada bir gıcırtıdan başka hiç bir şey yoktu geminin tüm aksamı yerli yerinde ama gemide ne bir insan ne de bir canlı vardı. Sanki deniz yarılıp herkes içine girmişti. Geminin adı Mary celeste idi ..

Sadece mürettebatın kaybolması değil geminin başına daha öncede değişik talihsizlikler gelmişti. Sanki bir mıknatıs gibi gemi olayları üzerine çekiyordu. 

İlk adı Amazon olan gemi 1861 de denize indirilmişti. Geminin ilk kaptanı Robert Mc Lelland ağır hastalandı ve öldü yerine yardımcısı John Nutting Parker geçti. 

Gemi daha ilk seferinde Maine açıklarında kayalıklara bindirdi. Gövdesinde iri bir delik açıldı. Tersanede onarıma alındı fakat tersanede gemiler arasında yangın çıktı. Kaptan John Nutting Parker in kaptanlığı da bu vesile ile son buldu.

Geminin ilk Atlantik yolculuğu olaysız geçti. Fakat İngiltere de Dover Boğazı’na girdiği sırada iki direkli bir gemiye çarparak gemiyi batırdı kendisi de onarıma alındı.

5 Aarlık günü saat 13 sularında Dei Gratia nın mürettebatından John johnston dümendeydi. Gördüğü gemiyi üçüncü kaptan John Wrihgt’a bildirdi. İkisi birden durumu kaptan More house’a haber verdiler. Kaptan More house’a gemiyi uzaktan türbinle bir süre inceledikten sonra gemiyi incelemek üzere görevlendirdiği elemanlarını gönderdi. 

Oliwer Devau, Wright ‘la Johnson’u da yanına alarak gemiye vardı. Johnson filikada kaldı diğer ikisi gemiye çıkarak enine boyuna gemiyi inceledi gemide birtek kişi yoktu. Ana yelken yani mayistra yelkeni, ön yelken dolabında bulundu. Ama Trinket yelkeniyle velestiralya yelkeni serenleden kopup gitmişti. Buna karşılık gabya istralyası ve aşağı istiralya yelkenleri açıktı. Öteki yelkenler ise direklere sarılı olarak duruyorlardı. Yelken donanımından bazı bölümleri çalışmaz durumdaydı. Bazıları kopup gitmişti. İplerle donanımın bir kısmı geminin yanlarından sarkıyordu. Randa yelkeninin üst serenini kaldırmaya yarayan 90 metrelik halat kopmuştu. Büyük bir kısmı da ortada yoktu. 

Dümen boşalmış, kendi kendine dönüp duruyordu. Pusula dolabı devrilip kırılmıştı. Alt güvertelere inen kapak sağlam biçimde kapatılmıştı. Ama öteki bazı ambar kapakları yerlerinden kaldırılmış oraya buraya atılmışlardı. Sintinede 30 cm den az su vardı. Altı aylık erzak stokunun pek az bir bölümü ziyan olmuştu. Bol miktarda içme suyu ise duruyordu.
Kısacası Mary celeste Atlas okyanusunda sefer yapan gemilerin birçoğundan daha iyi durumdaydı. Evet bazı aksilikler yaşamış kazalar geçirmişti ama bunlar giderilmişti. Fakat kaptanla mürettebatın gemiyi neden hiçbir iz bırakmadan neden terk ettiğini anlamak mümkün değildi. Bu konuda tek bir ipucu yoktu.
Oliwer Devau Kaptan Brigs’in köşkünde geçici seyir defterini buldu. Defterde şöyle yazıyordu. “ 25 pazartesi saat beşte Doğu-Güneydoğu istikametinde Saint Mar Adası’nı tuttuk. Sekizde adanın doğu ucuna üç kilometre mesafedeydik.”

Devau ile augustus Anderson ve Charles Lund adlı iki tayfa gemiyi temizleyerek düzene doktular ardından iki gemi yanyana Cebelitarık’a doğru yola çıktılar. Bir hafalık yolculuktan sonra 12 Aralık akşamı Dei Gratia Cebelitarık’a vardı. Ertesi günün ilk saatlerinde De Mary Celeste limana giriyordu. Demir atmasının üstünden iki saat geçmemişti ki Mary Celeste İngiliz Kraliyet donanması yargıcı Thomas J. Vecchio tarafından gözaltına alındı.

Kraliçe donanmasının Cebelitarık’taki başsavcısı ve kraliçenin danışmanı olan Derick solly flood küstah ve kendini beğenmiş biri idi ve olayı bir cinayet ve yağma olayına bağlamıştı..
Onun donanma divanında ağır suçlamalarla dava açması üzerine Mary celeste olayını dünyada duymayan kalmadı..

Flood ilk olarak Mary celeste asıl mürettebatını suçlamakla işe başladı. Tabii bu siyasi bir suçlamaydı. Flood a göre mürettebat gemideki ele geçirmişt. İyice sarhoş olan gemiciler daha sonra kaptan Briggs ile ailesini ve ikinci kapatan Richardson u öldürmüşlerdi. Flood un bu görüşünü daha sonraları başkaları da ele alarak tekrarladı.

Ancak suçlamayı yapanların unuttukları bir nokta vardı. Gemideki alkol, “Denature” yani içilmez nitelikte alkoldü. Bunu içen bir insanın sarhoş olmadan çok önce mide ağrılarından mahvolması gerekirdi. Sonunda savcı Flood da bu görüşünü daha sonra geri almak zorunda kaldı.


Flood un ikinci iddiası şuydu: İki kaptan, Briggs ve Morehouse ,suç ortağı idiler. Briggs mürettebatı öldürüp cesetleri denize atmıştı. Ondan sona da ailesi ile birlikte can filikasına binmiş kaptan Morehouse ile daha önce kararlaştırdıkları bir yere gitmişti. O gidedursun, kaptan Morehouse da kararlaştırılan nokta da Mary celeste yi bulmuş gibi yapmıştı.

Gemiyi yedeğine alan Morehouse Cebeliarık a kurtarmalıkı almaya gelmişti. Savcıya göre bu iki kaptan bir yerde buluşmuş bu hakedilen ödülü paylaşacaklardı. Evet bu belki de bu görüş yabana atılmayacak bir görüştü ama Briggs ile Morehouse’un kötü karakterli yada dolandırıcı olduklarına ilişkin tek bir delil bile yoktu.

Üstelik Briggs ‘ın Mary celeste ‘in sahiplerinden biri olduğu da unutulmamalıydı. Yani kurtarmalık tan payına düşecek para tekneye yaptığı yatırımdan çok daha az olacaktı. Bununda akla uygun tarafı yoktu. Sonunda savcı Flood bu iddiasından da vazgeçti.


Yorumlar

Belgeseller

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hamza baba’nın türbesi

İnanılmaz casus Eli Cohen

Kurt adamlar efsanesi